21 Temmuz 2009 Salı

Başlığa Kafa Yormamıştım

Koşturmalı geçen günlerden sonra üstüme bir ağırlık çöktü. Üstelik iş açısından çok yoğun bir haftadayım ama elimden düzgün bir iş çıkmıyor. Hafta sonu Cezayir’den mal sahipleri gelecek sunum yapacağız ama elimde daha bitmiş hiçbir şey yok. Allah yardımcım olsun bir an evvel bu uyuşukluktan sıyrılmam gerek.

Düğün ve cenazeler dışında bir araya gelemeyen kalabalık ailelerdeniz bizde. Bu düğün sebebiyle bir araya gelindi yine. Sofralar kuruldu, yenildi, içildi, anılar konuşuldu, sülalemizle övünüldü ve bir anda evimiz boşalıverdi. Herkes yaşadığı şehirlere döndü ve annem evde Burcu’yla kalakaldı. Bu kısımlara çok kafa yorarsam akıl sağlığım tehlikeye gireceğinden düşünmüyorum. Mesela tam nikah kıyılırken ve bende kameraya çekerken acaba şu an arkamı dönsem kapıda babamı uzaktan izliyor bulabilir miyim? gibi düşüncelere yer vermemeye çalıştım. Hele Banu evden dayımın kolunda çıkıp da gelin arabasına ilerlerken, bende tam ters istikamete yani eve döndüm. Bir anda bom boş olan odalara baktım içim ezildi. Banu’nun doğumundan o güne kadar olan her şey bir film şeridi gibi gözümün önünden geçti. Kendimi tutamadım ağladım. Anneannem evdeymiş meğer usulca hadi ruh dağı dedi bende sustum. Annem bahçedeydi iyi ki yoksa onu da üzerdim ve pek hoş olmazdı. Ağlamak yasak demişti çünkü. Beni üzmeyin lütfen…

Neyse, şimdi ileriye bakmak lazım. Burcu’ya aman dedim lütfen en az 8 sene hiç bir vukuat istemiyorum. Evleneyim deme! Okulunu bitir, yüksek lisans yap ama evlenme!
Bana gelince benim Durex’le aramdaki aşka bir nokta koymam farz oldu. Banu’dan açılan boşluğu ancak çocuk doldurur. Ha, birde teyzemin dediği gibi ikiz olursa (zira kendisi üçüz annesidir ve kalpten ikiz doğurmamı söyler) sen o zaman gör cümbüşü.

2 yorum:

  1. Bence de seni kalabalık bir ev paklar :)

    Birde bi daha ki düğüne ben de gelmek istiyorum :) Doğuma mı deseydim :P

    YanıtlaSil
  2. Ah! ne güzel olurdu. Ne çok sevinirdim :)

    YanıtlaSil