30 Mart 2015 Pazartesi

Beni Bu Havalar Mahvetti.

Doğru demiş Orhan Veli. Beni düşünerek yazmamış biliyorum ama bu şiir bana hep kendimi hatırlatıyor ve dahası her zaman bahar aklıma düşüyor.

Bahar geldi işte. Her ne kadar İstanbul serin yağmurlu bir pazartesiye başlasa da, kuş cıvıltıları tam tersini söylüyor. Hele o havadaki gizli bahar kokusu yok mu? İşte beni cezbeden şeyde bu olsa gerek. Baharın kokusu.
Eskiden her bahar balkonu güzelleştirmek için bir şeyler yapardım ama Egeden sonra balkondan uzaklaştım. 6. katta oturuyor olmam ve Egenin aşağı sarkması korkusu beni balkonum yokmuş gibi davranmaya zorladı. Biraz daha büyümeli diyerek bu bahara kadar geldim ama artık yokmuş gibi yapamayacak durumdayım. Bahçe oluşturma özlemiyle yanıp tutuşuyorum.

Elbette bunu tetikleyen en büyük sebep Nigel Slater oldu. BBC sen var ya sen...
O kadar özeniyorum ki, tarifi yok o derece seviyorum bahçesini. Sanki benim bahçem gibi mutlu oluyorum onu  izlerken.




Benimde bahçeye açılan kapıları olan bir mutfağım olsa, geceleri bile yere bir şey serer orada uyurum. Başka bir yere ihtiyacım olmazdı.




Birde bahçeden gidip getirdiği o kımızı saplı pazıları var ya ben ömrümde bu kadar güzel pazı görmedim. Beni bu yola sokan bu pazılar oldu ya neyse...


Bende bu hafta sonu balkonuma taze soğan, maydanoz ve fesleğen ekerek giriştim bir şeylere bakalım. Nane, dereotu ve tere bir daha ki haftaya. Umarım tohumlarım tutar. İlk defa tohum eken biri için acayip heyecanlıyım. En az bir hafta sonra yeşerecekler ama ben sabah sabah hemen balkona koştum sanki sihirli fasulye tanelerini ekmişim de, sabaha balkondan göğe uzanan kocaman bir sarmaşık olacakmış gibi içim kıpır kıpır.




1 yorum:

  1. Ben mutfağın büyüğünü seviyorum. Ve tabii sıra sıra güzel şişelerde sızma altın sarısından yeşilimtrak sarıya boy boy zeytinyağları, renk renk sirkeler ve bir köşede şarap şişeleri, porselenler şıkır şıkır ve tabi güneş girmeli sızarak bir köşeden, evyede suyla oynarken bahçeye bakan bir pencere.. Ayağının altında bir kedi :)

    YanıtlaSil