Her birinize tek tek cevap yazmak istedim ama boğazıma düğümlendi sözler ne desem bilemedim. Her biriniz benim için çok değerli insanlarsınız. Bana ses verip üzülme demeniz bile benim için büyük teselli. Her birinizin ellerinden sıkıp minnetle gözlerinize bakmak isterdim.
Sağolun.
Sonra alttaki yazıyı kaldırmak istedim ama sevmiyorum yazdığım bir şeyden kaçmayı. Eğrisiyle doğrusuyla bu benim hayatım ve çok sıkıntılı şeyler yazmış olsam bile ve hatta kendime eziyet edip durmakta olsa bu, ki biliyorum haklısınız öyle, yinede kalsın dedim. Silmedim. Buda öyle bir andı demek için.
Bazen gözüm kararıyor sinirden ve üzüntüden bende irinimi akıtacak tek yer olarak burayı kullanıyorum. Biliyorum ki, yazarsam sanki daha iyi olacak. İçimdeki sıkıntı azalacak. Tüm çirkinliğiyle, güzelliğiyle her şeyiyle olduğu gibi. Kendimi kandıramam ki zaten başka nasıl yazılır bilmiyorum.
Bugün ofisteydim sağolsun patronumda beni teselli etti. Pozitif olumlu şeyler söyledi. Önce can sonra canan dedi. Annem gibi önce kendini düşünmelisin dedi. Bende öyle yaptım bugün. Kendimi dinledim, kendimi düşündüm ve hiç bir işin ben öyle olmasını istedim diye olacağı yok işte dedim. Bu gerçeği göz ardı ettiğim her zaman beni sarsan bir durum oluyor. Yani Tanrı hep ben buradayım diye beni dürtüyor.
Ben biraz plancı programcı bir insanım, hep öyle oldum. Huy işte, ha deyince değişmiyor.
Bu yüzden zaten yarının peşinden koşarken bugünü kaçırışlarım. Anın keyfini çıkaramam hep bu yüzden. Sonra işte bütün bu plan programı alt üst eden bir şeyler olduğunda, eşekten düşmüş karpuz misali dağılıveriyorum. Algılarım kapanıveriyor.
Düzeliyorum illaki ama her sarsılış onulmaz bir emarede bırakmıyor değil hani.
Neyse, bugün gidip bir kucak dolusu kitap aldım. Yazarım burayada, birini gelince hemen okuyup bitirdim zaten. Trajik bir kitaptı ama hayatın gerçekleriydi. Nepal'de ki fakir ailelerden alınıp, Kalküta'ya fahişe olmaya götürülen çocuklarla ilgiliydi. Çok kötülük var bu dünyada kendi yazdıklarımdan utandım kitabı okuduğumda.
Durumlar bundan ibaret işte. Tekrar sağolun. Desteğiniz için, eleştiriniz için, kendine gel be! kadın dediğiniz için her şey için :)
Hepimizin için de bazen çok büyük boşlular oluşur kendimizi yalnız hissederiz zaman zaman ama aslında hiç birimiz yalnız değiliz en basiti bak burda ablacım belki yüzünü bile birkez görmediğin sadece yazıların dan tanıdığın birsürü gönül dostun var ...
YanıtlaSilSeviyoruz biz seni heyyyyy duydun mu? Muahhh öpüldün :)
Ne demek , sen istediğin zaman istediğini yaz, biz ne için varız:)))
YanıtlaSilŞaka bir yana seviyorum ben bu blog olayını bu hep beraberlik duygusunu.
Herşey çok güzel olacak çok, sonra bizgeçip karşına , bak, gördünmü dememişmiydik diyeceğiz.
Sevgiyle
Not. ay o kitapları çok merak ettim ben:)))
herkes aslında kendinin terapisti bak nasıl iyi geldin kendine :)
YanıtlaSilBen de dün yazını okuyup ağladım, ama birşey yazamadım. Babamın sağlık durumu yüzünden tüm ergenlik hayatım boyunca ona kızışıma sinirlendim, en azından tüm benliğiyle bizimle kalmaya çalıştı o, hastalığına direndi dedim. Kendime sinirlendim. Sonra şükrettim.
YanıtlaSilSen de kitap okuyup aynı şeyi yapmışsın. İnsani temasların anlamını işte tam böyle anlarda tekrar hatırlıyor, önemini duyumsuyorum içimde... Kendine dikkat et.
iyi ki yazdın, iyi ki seni sevenler olarak azıcık yanında olmaya çalıştık, sevgiler
YanıtlaSilhayat hepımıze farklı farklı zorluklar cıkarıyor. ben hep nedenını ararım ve kendımce bır sebep bulurum. sonra o kotu seylerı sorumlu tuttugum ozellıgımı degıstırmeye calısırım. kotu bısı mı bılmıyorum ama benı cok rahatlatıyor..
YanıtlaSilGeçmiş olsun:)
YanıtlaSilKitapları çok merak ettim. Özellikle o bahsettiğini. Ben hamileyken hiç kitap okuyamamıştım. özendim valla:)
Ruhdağı,
YanıtlaSilÖyle kilitlendim ki "Boşluk" postunda,2-3 sözcüğü biraraya getirip sana daha iyi hissettirecek, seni biraz silkileyecek, nefes almanı sağlayacak bir şeyler söyleyebilme gücünü kendimde bulamadım...acının en yoğun anlarında başkaları ne derse desin çok boş geliyor insana...ne yazsam havada asılı kalacak dedim...şimdi son postunu okuyunca ise keşke ses verseymişim diyorum...sen biliyorsun ama değil mi, ben seni okudum ve en içten duygularımla sana rahat nefesler diledim...gerçek ismini bile bilmiyorum Ruhdağı ama seninle üzülüyor, seninle sevinebiliyorum...sana ve tüm sevdiklerine sağlıklı, huzurlu nefesler diliyorum, içtenlikle...daha iyi, güçlü olduğunu okumak beni müthiş rahatlattı...her geçen gün daha da güçlen, içinde güçlenen güç versin sana...dostlukla...
.... :))
YanıtlaSil