26 Haziran 2010 Cumartesi

35. Hafta Biterken

I ııııh! olmuyor işte zorlama. Uyumaya çabalama. Mümkünse 06:00'dan sonra oltanın ucunda çırpınan bir balık gibi dönüp durma. Uyku buraya kadar. İte kaka saati 07:30 yapman takdire şayan doğrusu ama bu karınla uyumaya çalışmak delilik. Sırtını dayayıp kestirebilirsin bak o olur işte ama sırt üstü veya yastık kucaklayıp tatlı hülyalara dalmak gibi arzuların varsa geçmiş ola.

Bendeniz 35. haftasını devirmek üzere olan ve göbeğinde 2500 gramlık bir oğul taşıyan nacizane 58 kilo olmuş bir fukarayım. Fakat halen göbeğimi göremeyip dar yerlerden geçmeye çalışıyor genelde Memo'yu ittirerekten taciz ediyorum. Şimdi gerçekten pijamanın altını göbeğime çekersem Obiriks'e benziyorum. Şiddetli gülmelerde göbeğim oynuyor kendimi Adile Naşit gibi hissediyorum. Hatta geçen gün Banu ve Burcu bizdeyken ben gülme krizine girdim. Gözlerimden yaş geldi. Sebebiyse gülerken gözüme takılan göbeğimin hoplayışıydı.

Dün rutin doktor kontrolünde bebeğin doğum pozisyonunda durduğunu öğrendik. Rahim ağzı kapalı bebeğin ayakları sağ kaburgalarımda. Ters döner mi? dedim ama doktor bu saatten sonra %3 ihtimal dedi. Yani normal doğum için her şey uygun. Dün baktığımızda kordonu boynuna dolanıktı ama bu endişelenmemizi gerektirmezmiş. Büyümesi iyiymiş, ter temiz bir hamilelik geçiriyormuşum filan. Artık her hafta görüşeceğiz dedi. Yani her zaman olduğu gibi olumlu ve insanı rahatlatan konuşmasıyla muayenimizi sonlandırdı doktorum. Üstelik dün sabahtan öğlene kadar 5 sezeryane girmiş ve gayet yorgun duruyordu. Sahi birde şöyle bir handikap var. 18-25 temmuz arası şehir dışında olacak. Benim doğum haftam yani. Gerçi 41. haftaya sarkarsa burda olur ama bilemiyorum. Annem doktor ne diyecek sanki sen doğuracaksın yine endişelenme bir şey olmaz diyor ama ben doktorun ruhani sesine çok alışmıştım, bakalım kısmet belki o girecek doğuma belki de eşininde doktoru olan yan odadaki bayan doktor.

Bugün mobilyalar gelecek, dün akşam kitaplığı boşalttım oda hazır. Artık bebek eşyalarını filan yıkayıp yerleştirmek gerekiyor. Önümüzdeki hafta işteki son haftam. Pek sonmuş gibi gelmiyor, yine giderim herhalde ama sabahtan akşama sandalyede oturmaya artık tahammül edemiyorum. Bu hafta kasıklarımda ağrı var doktora sordum doğuma hazırlık dedi. Bende üşüttüm galiba diyordum. Doğuma hazırlık çok garip bir kelime hangi hazırlık? Hazır mıyım?

Bebek hareketleri ayyuka çıkmış durumda. Göbeğime bakıyorum yani bakıyoruz. Memo ve benim en büyük eğlencemiz benim göbeğim. İçeriden oğlumda bizim şamatamıza eşlik ediyor. Asıl şamata doğunca. Eğer doğduktan sonrada böyle hareketli bir çocuk olacaksa yandık.

Bu ay hep Ferhan Şensoy okumak istedim. Tekrardan Kalemimin Sapını Gülle Donattım'ı okudum. Neden gerisini yazmıyor diye söylendim. Yani yazıyordur elbette ama neden basmıyor artık. Beklemedeyim. Sonra Fername'yi okudum yeniden. Hacı Koministi hafta sonu okumuştum. Dün akşamsa Oteller Kitabına başladım. Bu kitapları kaç kez okumuşumdur kim bilir. Her seferinde aynı keyifle okunan biri. Bendeki imzalı kitabını açtım baktım. Kadıköy'de Nazım Hikmet Kültür Merkezi'de ki Ferhangi Şeyler gösterisinden sonraydı. Gayet kibar bir biçimde kitabı imzalayıp vermiş, sonra tokalaşmıştı benimle. Sıcacık elleri vardı. İnsana çok iyi gelen biridir Ferhan Şensoy. Çok severim kendisini.

Neyse, böyleyken böyle işte. En iyisi gidip kahvaltı hazırlamak ve Oteller Kitabına devam etmek.

7 yorum:

  1. Bu tatlı detayları hatırlayıp güldüğünde göbeğinin içindeki şeker de sana gülümsüyor olacak birkaç hafta sonra.

    Benim pamuk kızım büyüdü de 1. yaşını kutlayacağız yarın. Zaman akıp gidiyor ve işte zamanın akıp "gidişine uzaktan seyirci kalamadığımız, her anını yorgun argın da olsa keyifle sindire sindire yaşadığımız tek şey bu gebelik, doğum ve doğum sonrası. Hiç bitmeyen bir telaş ama uçsuz bucaksız bir mutluluk. Benim kızım irice bir bebekti ve benim de hatırı sayılır boyutlarda :) (kilo-boy bakımından) biri olduğum düşünülürse, son haftalarda nasıl büyük ve çıkıntı bir göbeğim olduğunu sen düşün artık. Ben hem yaş faktörü, hem bebeğin büyük oluşu hem de doktorumun yurtdışına gidecek olması nedeniyle yaklaşık 10 gün önce sezeryan olmak zorunda kalmıştım. Ama normal doğurmaktı isteğim. Umarım herşey dilediğince olur.

    Sağlıkla kucağına al da gerisi boş. Bu arada mobilyaları da güle güle kullanın. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  2. ben de devamını istiyorum, kalemimin sapını gülle donattım'ın. kitabın sonunda hostese "kendi tiyatromu istiyorum" deyişi hayatta bana en çok ilham veren şeylerden biridir.

    YanıtlaSil
  3. Erkek olduğunu duyan herkes Ağustos'u bulur gelmesi diyor. O yüzden rahat ol senin doktor gelmiş olur. Kaderimiz pek bir ortak gidiyor. :) Benim de güya bu hafta bitecek iş ama öbür haftada devam edecekmişim gibi görünüyor. Biz de Mahir ile tam bir aydır görüşemiyoruz. Pazartesi sabahı büyük buluşma.Bakalım bizim oğlan napıyor. Hazır olmak diye bir şey yok galiba yaa..Beklemek ve heyecan...

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  4. Okurken vayy be dedim 35 hafta!4 gün önce öğrendim ki daha 4 haftalıkmış benimki...Ne güzel anlar ama paylaştıkların.Hele gülme krizi anın gözümün önüne geldikçe bende güldüm :)

    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  5. Ferhan Şensoy adını zikretmek bile beni mutlu ediyor... Bu güzel adamı tanımama, anlamama sebep olduğun için sana daima minnettaR olacağım.

    YanıtlaSil
  6. Çocuk odasını da paylaşırsanız seviniriz.Allah analı babalı büyütsün.Ömüt boyu huzur ve sağlık diliyorum minik adama annesi.

    YanıtlaSil
  7. Defne, sağol umarım normal doğum olur. Son anda bir terslik olmaz.

    Judy Abbott, di mi? yayınlasın artık bence. Arka kapak resmine çok pis aşığım halen :)

    Heidi, erkek çocuklar miyadını geçiriyormuş güya ama belli olmaz valla :) Heyecan stres hepsi bir arada :)

    Duygu, kesen hayırlı olsun tekrar :)

    Sahaf, reca ederim ne demek. Bir katkımız olmuşsa ne mutlu :)

    Red Riding Hood, tembellikten kurtulup odayı son şekline sokarsam inşallah paylaşıcam :)

    Öptüm herkesi.

    YanıtlaSil