27 Ekim 2008 Pazartesi

Anadolu Notları

Reşat Nuri Güntekin’i seviyorum.

Gerçekten seviyorum. Yazarlığının dışında bu bahsettiğim, tamamen bir dostun dosta duyduğu türden bir muhabbet. Tanışmayı çok istediğim ve bunu sonraki gerçek dünyaya bıraktığım biri benim için.
En huzursuz zamanlarımda okumaktan çok keyif aldığım ve belki satır satır ezberlemiş olmama rağmen her okuduğum da, ilk okuduğum zamanki doygunluğu yaşatan bir kitabın yazarıdır o.

Bana bu kitabı sevgili Adnan Ağabey vermişti. Yanında bir iki kitap daha vermişti ama ben bu kitabın aşığı olmuştum resmen. İlkokula gidiyordum ve delicesine Reşat Nuri Güntekin hayranıydım. Adnan ağabeyin verdiği kitap çok eskiydi. Sanırım oda sahaftan almış. Sayfaların kenarları dökülüyordu. Ben birkaç kez okuduktan sonra özenle saklamıştım kitabı başına bir iş gelmesin diye. Hele kokusu muhteşemdi. Yıllanmış bir kitabın kokusu kadar güzel bir kokuyla tanışmadım henüz. Yıllar sonra işe girip elimiz para görünce ilk aldığım kitaplardandı. Halen açıp açıp okuduğum, kıymetli bir kitap benim için.

Böylesi sevdiğim bir diğer yazarda Hüseyin Rahmi Gürpınar’dır. Olduğu gibi olan ve öylede yazan insanları çok seviyorum ben. Bize bizi anlatmalarını okumaktan keyif alıyorum.
Aradan yıllar geçiyor, ama kitaplarının anlattığı insanlar halen bugün gibi capcanlı önümüze seriliyor. Bizim insanımız hiç değişmiyor sanki.
Benim en keyif alarak okuduğum yazarlar Tanzimat döneminden genç Cumhuriyetin ilk yıllarına değin uzanan yazarlardır. Günümüz yazarlarında ben aradığım o tadı bulamıyorum. Bilmiyorum neden ama tutkuyla bağlandığım bir yazar yok ne yazık ki. Okuduğum bazı kitaplar bana o kadar zorlama geliyor ki, konular ve cümleler hep olduğu yerde dönüp durmakta. Bir iki gerçek yazar var, birde onlara yaslanarak cümle kuran diğerleri.
Boyumu aşan şeylerden bahsetmek istemem. Emeğe saygısızlık etmekte.
Ama olmuyorsa olmuyor kardeşim. Sen kendini göklere de çıkarsan neysen osun.

Neyse efendim. Bugün benim için Reşat Nuri Güntekin’i sevme, özleme ve anma günü. Bugün ruhum, Anadolu Notları okuyarak kalorifer peteğine yaslanmak, kucağıma bir kedi alıp camdan dışarı bakmak istiyor.
Yanında taze demlenmiş bir bardak çayda varsa ne ala.

12 yorum:

  1. Reşat Nuri Güntekin benim de çok ca sevdiğim bi yazardır tam da senin dediğin gibi çook eski kokusu bile başka olan bi kitap sayesinde tanıştım onunla okudum okudum tekrar okudum o ne lezzettir ki asla bıkılmıyor... Çoğu kitabını da okumuşumdur ama Anadolu Notları nı okumamıştım maalesef en kısa zamanda diyorum...
    Hatırlattığın için tşk ler...

    YanıtlaSil
  2. Sevgili el*ff,

    En kısa zamanda okumanı dilerim. Ortak keyifleri paylaşmak ne güzel.

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  3. Hangisi sevilmezki Reşat Nurinin eserlerinin yada şöyle diyeyim varmıdır acaba ben Reşat Nuri kitaplarından hoşlanmam diyen?Hepsini dizilere çevirir oldular ben aynı tadı bulamıyorum...dudakdan kalbe,yaprak dökümü,eski hastalık nasıl okunması bambaşka eserlerdir değilmi?

    YanıtlaSil
  4. sevgili ebru&rima çok haklısın, eserleri kadar hayatı ve yaptığı işlerlede örnek bir insan kendisi. Dizi olayı bence çok gereksiz. Eserleri kirletiyorlar başka bir şey değil. Ben hiç doğru bulmuyorum.


    Selamlar.

    YanıtlaSil
  5. Sevgili Ruhdağı,

    Nasıl güzel bir haber verdin bana:) Bugün geçireceğim en keyifli saatleri sayende pufidik koltuğuma kurularak, elimde çayım ve acilen mutfağa girip filme yetiştirmem gereken bir dilim kekimle yapıcam. Hatta Barbra'nın gazına gelirsem keki iki dilime bile çıkarabilirim belki:) Çok teşekkür ederim...tam da bu filmden bahsetmişken ne güzel bir tesadüf oldu, ardı ardına Barbra yayınlıyorlar demekki:)

    Ve Reşat Nuri yazın... Ben edebiyata biraz meraklı herkesin ruh dünyasına, çıkmayan cinsinden bir iz bıraktığına inanıyorum Reşat Nuri'nin. Çalıkuşu'nu kaç kez okuduğumu hatırlamıyorum. Ve üstelik, artık üçüncü okuyuşumdan sonra falan hikayeyi neredeyse ezberlemiş olmama rağmen, dönem dönem çok sıkıldığım ve ruhumu rahatlatmaya ihtiyaç duyduğum anlarda sürekli alırdım elime Çalıkuşu'nu. Feride'yle birlikte gidilen o kolsuz bacaksız bırakılmış köyler, onun o masum idealizmi bana hep iyi gelmiştir. Sonra yaprak Dökümü... Ama onu bir kereden fazla okuyamadım ne yalan söylemeli. Bir kere de oyununu izledim. O ailenin dramı beni her hatırlayışmda derinden etkiler. Velhasıl, Reşat Nuri okumak gerekir, okutmak gerekir.

    (Şimdi mutfağa kek yapmaya gidiyorum. Sana da bir dilim ikram edebilmeyi çok isterdim. Lütfen etmişim gibi kabul et:)) Sevgiler...

    YanıtlaSil
  6. Sevgili Zero,

    Seni sevindirebildiğime çok memnun oldum. Hatta çok çok çok memnun oldum. Aynı saatlerde aynı şeylerden keyif alıyor olacağız emin ol :)

    Ben kek ikramını çoktan sehpamdaki çayın yanına koydum merak etme.
    Oh oh! ne güzel ellerine sağlık mis gibide kokuyo valla :)

    YanıtlaSil
  7. Biz kendi yazarlarımızı tanıyarak yetiştik. Dönem dönem öğrendik tanıdık. Hangi ekolleri benimserler, ilk türk köy romanı hangisidir falan. Ama şimdi hep güncel yazarlar okunuyor. Kızımın Üniversite hocası bu kitapları okumalarını şart koşunca öyle sevindim ki anlatamam. Ama Anadolu Notlarını okumamışım itiraf ederim ki. Ama Çalıkuşu beni her defasında inanılmaz etkiler. Sevgiler size

    YanıtlaSil
  8. Çok hoş bir dönem kitabıdır. Genç cumhuriyetin sonrasında Anadolu insanı ve yollar anlatılmakta. Bir yol kitabı ve ben çok severim.

    Biraz geç doğmuşum sanırım ruhum hep geçmişte :)

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  9. "Kucağında ABC'yi öğrendiğim bir amca vardı. Adı Reşat Nuri Güntekin. Eşi Hadiye, hayatımdaki güzel, değerli ve çok sevdiğim arkadaşlarımdan biriydi. Doksanlı yaşlarındaydı. Öldü. Yalnızlığım arttı." ...diye yazmışım Açık Radyo'daki yazımda Hadiye öldüğünde.

    YanıtlaSil
  10. Çok şanslısınız. Çok imreniyorum sizin anlattıklarınıza, yazdıklarınıza...

    Tekrar geçmiş olsun. Tüm kalbimle sağlık duaları ediyorum sizin için. Tekte değilim. Bir sürü patırtı yapıyoruz burda Tanrı'da kulak tıkamıyor eminim :)

    Çok çok selamlar, sevgiler.

    YanıtlaSil
  11. merhaba. biraz da geç okusam da bu yazıyı, eğer ki bu bir reşat nuri güntekin'i anma yazısıysa, şimdi de yazabilirm bence.

    ben de buraya izimi, bir kadın düşmanı'nı hatırlatarak bırakmak istiyorum. kendisine allah rahmet eylesin :)

    YanıtlaSil
  12. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil