3 Ocak 2010 Pazar

Ne Desem Boş

Perşembe akşamı çok zor geçti benim için. Anlamıştım zaten ama idare ederim sanmıştım. Cuma ölü gibi yatış hiç bir şey yiyememe olarak geçti. Cumartesi öğlen sürünerek banyoya gittim. Zorla duşumu alıp hastahane yollarına düştüm. Haftasonu doktorumda yok artık şansıma kim nöbetçiyse dedim. Neyse, işte her zamanki kan tahlili, idrar tahlili ve sonuçta yeterli beslenememeye bağlı sebeplerle bana oda açılması, benim serum şişesini görünce yüzümün aydınlanması ve damardan yapılan Zofer'le mutluluğumun taçlanması şeklinde geçti. Nöbetçi doktor benim doktorumu aradı oda yapması gerekenleri söylemiş. Bana şöyle kokteyl bir serum hazırlamışlar. Alevli filan :) İçinde B ve C vitaminleri olan 1000'lik serumu alınca kafam biraz kendine geldi. Hastane çıkışı yağsız tostumuda yedim ve eve gelip uyudum.

Doktorum Zofer'e (4mg.) devam etsin demiş. Kendisi sürekli devam etme ihtiyaç duydukça al dedi son görüşmemizde. Bende perşembe gününden beri almıyordum. Nasılsa tatil, evdeyim sürünürsemde evde idare ederim diyordum ama ancak cumartesiye kadar idare edebildim. Bu sabah aldım ilacı yine. İlaç reçetesinde B kategorisinde olduğu ve hamilelikte kullanımının araştırılmadığı yazıyor. Ben bu ilaçtan 1 kutu bitirdim. Günde 1 tane 4 mg. ilaç içinde 10 adet var ve ikinci kutudan 7 tane içmişim. Bebek ne derece etkilendi diye düşünmeden edemiyorum. Fakat doktorda kendi eliyle yazdı bu ilacı. Her gittiğimde damardanda böyle bir ilaç veriyorlar. Ne düşünmem gerek bilemiyorum. Alma diyeceksiniz ama olmuyor işte olamıyor. İşe gitmem gerek. Ayrıca yaşamam gerek benim. Bu sabah itibariyle tam 45 kiloyum. Artık kilo vermek istemiyorum. Bir şeyler yiyebilmek istiyorum. Zorla kendini demeyin gerçekten zorlayarak filan yapılacak bir şey değil. İfade edebilecek kelime bulamıyorum. Tek çarem haftada bir serum takviyesi ve bu dönemin geçmesi. Geçecekse tabi. Çünkü artık ne bedenen nede ruhen tahammül edebilme sınırımı aşmış durumdayım.

Dün biz kendi odamızda daha hamileliğimizin ilk dönemini atlatma çabalarıyla boğuşurken, diğer odalarda yeni doğum yapmış anneler vardı. Kapıları süslenmiş odalardan bebek sesleri geliyordu.
İçimde bir tuhaf sıkıntı, bir şeylere kızma duygusu varki anlatamam. Kendimden nefret ediyorum başka bir şeyden değil. Bu kadar hassas olmak zorunda mıydım? Her işim bu kadar zor mu olmalı? Neden ben ya? Neden?

24 yorum:

  1. merhaba..
    Yazdıklarınızı okudukça ilk hamileliğimde yaşadığım durumlarn aynısını görüyorum.Bazı insanlrın pskolojik olduğunu söylemesine de hiç katılmıyorum.Sizi çok iyi anlıyorum,3 aydan sonra geçecek bunlar ama o zamana kadar da insanı mahvediyor.Eğer evde yemek yaptıysam kesinlikle yiyemiyordum,bir başkasının evinde veya dışarda bir nebze yiyip karnım o gün doymuş oluyordu.Bende ilk aylarda kilo verdim.Kendinizi zorlayın demiyorum,bu mümkün değil biliyorum ama bir başkasının,yakınınızın yaptıklarını deneyin.tabi pişen yemeğin yanında olmayın,kokusunu duymayın:)Allah yardımcınız olsun..

    YanıtlaSil
  2. Offf! Kizma ne olur! Seni bu hale getiren hormonlar utansin :)Sen hassassin diye olmuyor ki bunlar. Bazi annelerin bir hamileligi cok rahat gecerken, ikincisi seninki gibi gecebiliyormus.
    Bunun psikolojik olduguna ben de inanmiyorum. Idare ederim deyip ilac almaman kotu olmus belli ki. Gecmis olsun!
    Sik disini. Yemek icin kendini zorlamak mumkun degil. Ama koyuverme olur mu? Moralini yuksek tutmaya calis.
    Habersiz birakma bizleri :)

    YanıtlaSil
  3. Lilyum merhaba, mümkün olsa meutfak girişini kalın tuğlalarla örerdim inan :) Evde yemek pişmesine hiç tahammülüm yok zaten :(
    ve gerçekten Allah yardımcım olsun.

    İlk, hıncımı bir şeylerden almak istiyorum ama ne olduğunu bile bilmiyorum. Ben ikinciyi kesinlikle reddediyorum artık çünkü bu resmen kumar olurdu. Bir çocukla bu hali yaşıyor olmayı düşünemiyorum bile...

    İlacı almaktan başka alternatifim yok ne yazık ki. Umarım bebeğe zararı olmaz.
    Sıkacak dişte kalmadı ağzımda :)
    ama bir şekilde olacak bu nasıl bilmiyorum ama olacak :)

    Desteğin için sağol İlk. Gerçekten çok yardımın oluyor.

    YanıtlaSil
  4. geçecek başka şansı yok ki zaten geçecek...

    İlaç kullanımıyla ilgili daha önce yazmıştım size ma yine hatırlatayım:))) İlk üç ayda bebek etkilenmiyormuş, anne ile kanbağı kurulmuyormuş henüz. Ben de yanlış ilaç kullanımı olmuştu. Bir seyehat sırasında çok hastalanınca dr bana yasaklanan bir ilacı serumuma katmış. Garamisin diye bir ilaç Tüm ülkelerde problemli bebek doğumlarına yol açtığı için yasaklanmış. Neyseki ilk üç ay olduğu için kurtarmışız. O bebek Gamsegamse. Canı sıkıldığı zaman boncuk dizmekten, takı tasarlamaya çalışmaktan başka bir arızası yok hatta çift anadal yaparak iki bölümü aynı anda bitirdi heheh. Yani relaks relaks...Bir de yemekleri açık havada falan yemeye çalışsanız...

    Çoook sevgi size çokça sabır...

    YanıtlaSil
  5. Lalenin bahçesi, böyle kusura can kurban. Benimde gamsegamsem olsun artık :)
    Birde siz hep uğrayın sırtımı sıvazlayın lütfen olur mu?

    YanıtlaSil
  6. Kendinize bu kadar kötü davranarak olmaz ki bu işler. Mideniz bulanıyorsa bulanmanın önüne geçen şeyleri mutfağına eklemeye çalışacaksın elinden başkaca da bir şey gelmez zaten. Beyaz leblebi, zencefil, tuzlu kraker, nane limon ama illa da zencefil. Sevgiyle.

    YanıtlaSil
  7. Geçecek inşallah sen de biliyorsun. Her bulantıda "bebeğim sağlıklı, ondan bu bulantılar" diye düşün lütfen. Çok az kaldı...

    YanıtlaSil
  8. Her bulantında geçince Fethiyede sahilde yürüyüşe gideceğim diye düşün bence :) ya da bebişi kucağına alıp yazın bana gelmişsin benim balkonda kahve içiyoruz diye düşün, ben onu alıp kucağıma seviyorum sende aman bu kilolardan diye bana şikayet ediyorsun :))
    Ben en azından benden zayıfsın boşver diye seni yatıştırıyorum-hayal bu ya..:)
    Yemek yapma hatta mutfağa girme ,girmeni isteyenlere hayır de :) Ne seviyorsan sadece ondan ye :) Canın sıkılınca doğumdan

    YanıtlaSil
  9. gidiyorum, geliyorum, ne yzacağımı bilemiyorum. geçer geçer demek de seni kızdırır diye korktuğumdan, diyemiyorum. ama şimdi iyi bir yıl dilemek için geldim. o sıkıntılı şeylerden hiç bahsetmeden sana seslenme bahanesi bu da. iyi seneler. 2010 çok güzel geçsin.

    YanıtlaSil
  10. Ruhdağı,çok zorlanıyosun..keşke elimden bir şeyler gelse sessizce okumak ve ne yazacağını bilememekten başka:( Herşey geçiyor, bu günler de geçecek, hep geçiyor...sık dişini...ben de sırtını sıvazlamak için hep burdayım...kolaylıklar diliyorum cnm...sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  11. Soyleyebilecegim pek bir sey yok maalesef :( Insallah bir an once gecer diye dua ediyorum sadece :(

    YanıtlaSil
  12. merhaba, benim annem de yemek yiyemiyor, gunde 2,3 muz ve mandalina sadece. baska birsey yerse kusuyor.

    icinde demir olan en kuvvetli istah hapini aldik, 1 hafta sonra catali tutmaya sabredemeyip neredeyse elleriyle herseyi yemeye basladi, cok istahli simdi. hapa devam ediyor.

    tabi annem hamile degil, yemek yiyemiyordu.

    doktorunuza sorsaniz, size istah hapi verilemez mi..

    umarim sikintilariniz cabuk gecer

    senay

    YanıtlaSil
  13. Gececek az kaldi biraz daha sabir ve serum, ha iyi yonunu dusun kilo alip yeni dunya gibi olmayacaksin imza polyanna:)

    YanıtlaSil
  14. anne yazar, di mi? Kendime kötü davranıyorum. Ama yiyecek listesi denendi hemde hepsi o konuyu es geçelim boş verin :)

    Sevgiler.

    Dağlar kızı, sende gerçek bir anne görüyorum, kendime dönünce ümitsiz vaka :)
    Sağol, güç verme gayretin süper.

    Asortik Krep, bence senin çok hoş bir gülmen var hani nasıl desem çok güzel kahkaha atıyorsun bence ve ben kendimi çok mutlu hissediyorum yanında. Ay diyorum iyiki geldim işte Fethiye'deyim ve karşılıklı kahve içiyorum köpüğü bile tam yerinde. Gerçek olsa ne şahane olurdu. Bu yaz değil ama sonraki yaz neden olmasın :)

    Güzel hayaller sunduğun için sağol. Samimiyetin için ekstra teşekkür :D

    Elektra, senin dershanede başın zaten kalabalık birde bana dertlenme sakın :) Ben yeni bir nefer hazırlıyorum sizin dershaneye :) Hiç korkma valla ben kapıdan bırakırım eti sizin kemiği benim diye, ne yaparsanız yapın. Kapıda bekleyen ruh hastalarından değilim.
    ( Biri bana bu yorumu yıllar sonra hatırlatsın lütfen tam tersi biri olursam :( )
    Neyse işte ne diyordum. İçini burdan sıktıysam affet lütfen. Bir iyileşim kısır yapıp sana gelcem :P

    Ha, sen yinede geçer de, boşver seviyorum ben bu kelimeyi :)
    Sana çok güzel bir yıl diliyorum kendime ve herkese :)

    Peren, senin her yorumun duru bir su gibi. Üzme canını bazen çok bunalıyorum istemeden yazıyorum kötü kötü ama ne yapıyım bu ara biraz böyle idare edin :)
    Sevgiler sana. Hep sırtımı sıvazla geçer de kabulüm :)

    Anne ve Bebişi, en süperini yapıyorsun zaten daha ne olsun. Benim için dua eden bir insan var daha mutlu olamam :)
    Sana bir şey söyliyim tırnaklarımı boyadım bugün valla hemde kırmızı içim açıldı biraz. Kusmuklu hayatımın tek rengi ojelerim napıyım bende böyle bir cinsim işte :)

    Sevgiler.


    Senay, annene geçmiş olsun. Yiyememek çok kötü umarım ciddi bir problemden kaynaklanmamıştır. Bundan 4 sene önce bende böyle bir sıkıntı geçirdim ki, o zamanki halim şimdikinden de kötüydü. Benim problemim kullanmam gereken depresan ilacının dozunun bünyeme fazla gelmesiymiş ama bunu anlayana kadar ben 41 kiloya düşmüş ve yataktan kalkamaz hale gelmiştim. Sonra ilaç değiştirildi vitaminler filan ancak kendime gelebildim.

    Dediğim gibi annen iyidir umarım. Dediğin ilacı doktora sorarım aklımda olsun.

    Sevgiler.

    Beste, bir teselli veeeer :)
    Umarım dediğin gibi olur. Sadece göbekten ibaret olurum. Heyoo! ne süper olurdu di mi?

    Bu arada tekrar geçmiş olsun.
    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  15. Ruh Dağı, nerden bildin kahkahalarla güldüğümü..Ben çok gülerim,herkese gülümseyerek bakarım :) Güzel ve köpüklü kahve yaparım birde :) Gelecek yazda bekliyorum benim balkona, gerçekten :))

    YanıtlaSil
  16. Asortik Krep, benim içime öyle doğmuştu. Bloğundan, yazdıklarından, yorumlarından bunu hissettim. Hayat dolu güçlü bir kadınsın ve ben bu özelliğini çok seviyorum :)

    İnşallah bir gün bir araya gelebilme şansımız olur :)

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  17. yakın bir arkadaşım da senin yaşadaıklarını yaşadı. sürekli serum takmak durumunda kaldılar. inan zor da olsa geçiyor. ondan sonra da unutmak çok kolay olacak. hele ki eline alıp onun kokusunu içine çektiğinde hiçbirşey hatırlamayacaksın :)..

    YanıtlaSil
  18. Denizanası, kendimi 13. haftaya endeksledim. O zaman bitecek sanki içimde öyle bir umut var. Bugün itibariyle 11. haftamızdayız az kaldı inşallah :)

    YanıtlaSil
  19. Sen bir doğur bakalım, belki ilk istanbul ziyaretimde sizi görmeye gelirim,izin verirsen :)

    YanıtlaSil
  20. İzin ne demek başımın üstünde yerin var. Çok memnun olurum :)

    YanıtlaSil
  21. Merhaba yazdıklarınızı okuyunca hemen bir soru sormak istedim.. Tabi aradan 2.5 sene geçmiş ama umarım görürsünüz paylaşımımı... Zofer ilacı kullandıgınızdan bahsetmişsiniz... Aynı sizin yaşadıklarınızı yaşıyorum şuan ve doktorumda bana bu ilacı verdi 1 kutu bitirdim açıkcası 2. kutuyu içicem ama endişelerim var.. Bebeğimde bi sağlık sorunu olurmu endişeliyim açıkcası.. Siz bu ilacı kullanmışsınız lütfen bana bi akıl verirmisiniz..? Sizce kullanmalımıyım?

    YanıtlaSil
  22. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil